30 Nisan 2014 Çarşamba

STREET ART & BANKSY


^^^^^^
Banksy, yaklaşık 12 senedir, başta İngiltere olmak üzere dünyanın dört bir tarafına eserler bırakıyor. Çarpıcı ve protest bir tarzı olduğu için ünü kısa sürede yayıldı. Fakat gerçek adını gizli hep gizli tuttu. Bu nedenle daha da fazla dikkatleri üzerine topladı. İngiliz basınında bu konuda çok yer işgal etti. Herkes onun kimliğini bulmaya çalışırken, iki sene önceMail on Sunday gazetesi Banksy'i"yakaladıklarını" açıkladı.
Sanatçının yıllar önce Jamaika'da çekilmiş bir fotoğrafından yola çıkan İngiliz gazetesi Mail on Sunday, Banksy'nin asıl adını Robin Gunningham olarak duyurdu. Elbette bu bir iddia, ancak ortaya çıkartılan bilgiler az da olsa merakları gideriyor.
1974 yılında İngiltere'nin tarihi liman şehri ve 90'lı yıllarda triphop müzik ekolünün başlatıcısı Bristol'de doğan Banksy küçük yaşlarda kasaplık eğitimi aldı. Ancak çevresindeki birçok insan gibi sıradan işlerde çalışıp bir ayyaş olarak ölmek seçeneğine karşı sokak sanatçısı olmayı seçti. 14 yaşında (1998) kendi ülkesinde sıradan çalışmalar yaparak başladığı bu işte kendini kısa sürede yetiştirerek artık bir imzaya dönüşmüş olan Banksy adını aldı.
Estetik beğeniye hitap eden ve aynı zamanda protesto yönü ağır basan özgün bir tarz yaratan Banksy böylece şöhretini İngiltere sınırları dışına çıkartmayı başardı. Gezgin bir sanatçıya dönüşen Banksy, Londra'nın yanı sıra Avrupa ve Amerika'nın metropollerinde parmak izlerini bıraktı. Bunun dışında İsrail'in, Batı Şeria'da Filistinlileri izole etmek için inşa ettiği duvara çizdiği resimler de oldukça yankı uyandırdı.
Bu "gerilla sanatçı", eserlerinde savaş karşıtı, çevreci, hayvan haklarını savunan ve tüketim çılgınlığını eleştiren politik mesajlar veriyor.Şablon üzerinden yapılan desen çizimi olarak tanımlanan stencil grafitiyi icra eden Banksy'nin tarzı klasik grafiticilerinkinden ayrılıyor.Grafiti geleneği içinde var olagelmiş, karikatürize tiplemeler üzerinden biçimlenen mizah anlayışına yapıtlarında yer vermiyor. Onun mizah anlayışı düşünsel olarak nitelendiriliyor. İronik protestolara ve kara mizah öğelerinin kullanımına ağırlık veriyor. Çalışmalarında düş gücü ve ince zekanın birlikteliği gözlemleniyor.
Sanatın müzelerden sokağa inmesi gerektiğini savunuyor.Resmi makamlarca kısa sürede son verilen olaylı underground sergileri dışında Banksy'nin eserlerini dünyanın en saygın müzelerinde de görmek mümkün; fakat korsan olarak. Londra'daki Tate Modern, Paris'teki Louvre, New York'taki Metropolitan Museum of Arts gibi dünyanın en önemli sanat merkezlerine yapıtlarını bırakıp yetkililere telefon ederek haber vermek ilk akla gelen korsan etkinliklerinden biri.
Burada amaç dikkat çekmek ya da şov yapmanın ötesinde, sanat eserlerinin karanlık müze salonlarında birer yüce nesne konumuna yükseltilmesine yönelik tepkiyi dile getirmek.
Banksy'ye göre 'galeriler bir avuç milyonerin koleksiyon fiyatlarını yükselmesinin aracı' konumuna gelmiştir ve bu yüzden sanat eyleminin başlıca hedefi konumundadırlar.
Ünü o kadar yayıldı ki, pek çok koleksiyoner onun çizimlerini satın alabilmek için hiçbir fırsatı kaçırmıyor ve yüzbinlerce doları da gözden çıkarıyor.
Londra'nın Porto Bello yolunda resim çizdiği duvar, e-bay sitesinde açık artırmaya çıktı ve 280 bin Sterlin'e alıcı buldu.
Müşterileri arasında Angelina Jolie ve Christina Aguilera gibi ünlü Hollywood yıldızları bulunuyor.
Kendi deyimiyle 'sokaklarda bombardıman' yapmaya çalışan Banksy'nin ünlü olmak gibi bir derdi yok. Her ne kadar çoktan ünlü olsa da. Bu yüzden de gerçek kimliğini gizli tutuyor. Bunu da şu ilginç cümlelerle açıklıyor:"Sanırım, önünüzde çirkin suratlarını göstermek için can atan yeterince kendini beğenmiş salak var. Gidip ufak çocuklara büyüdüklerinde ne olmak istediklerini sorun, alacağınız yanıt şudur:'Ünlü olmak istiyorum.' Sorduğunuzda, sebebini ya bilmezler ya da önemsemezler. Ben sadece iyi görünen resimler yapmaya çalışıyorum, kendim iyi görünmeye çalışmıyorum."
Medyanın karşısına yüzünde bir kar maskesiyle çıkıyor.
Politikanın içerik ve isyancı özden yoksun biçimlerde yer aldığı günümüzün sanat yapıtlarına karşın Banksy, protestolarını gündelik hayatın aktığı sokaklarda, deyim yerindeyse insanların gözlerinin içine sokarak sergiliyor. Sanat aracılığıyyla gerçekleştirdiği açık protestolarını sloganlarıyla birleştirmekten çekinmiyor. Bu nedenle "sanat" ve "sanatçı" terimleri yerine ayaklanmacı dile ait "vandal" ve "vandalizm" terimlerini kullanıyor.
Grafiti çalışmaları dışında; savaş karşıtı gruplar, Greenpeace ve reklam karşıtı Avdet gibi muhalif gruplara afiş de hazırlıyor. Yayınladığı manifestolardaki tutumunu lafta bırakmıyor. Hayvanlarla deney yapan kuruluşların duvarlarına ya da tepesinde güvenlik kamerası kurulmuş binaların duvarlarına muhalif çalışmalar yapıyor.
Bu prostesto çalışmalarından en önemlisi ise İsrail hükümetinin Filistin sınırına inşa ettiği ve BM tarafından hukuk dışı ilan edilen güvenlik duvarına yaptığı işler. Banksy, kendi ifadesi ile, "Filistin'i bir açık hava hapishanesine çeviren utanç duvarına" Tatil Enstantaneleri adını verdiği 9 çalışma yaptı.
Bunlar arasında başını duvarın karşı tarafına çıkarmış bir at, yine duvarın öte yanına geçmeyi sağlayan merdivene çıkan çocuk gibi resimler var. Filistin'deki bu duvar üzerindeki en yetkin çalışması ise iki çocuğun duvara açtıkları düş gediğinin resmidir

Prömiyeri Sundance Film Festivali'nde yapılan "Exit Through The Gift Shop" filmi bu sanat fenomenini anlatıyor. Banksy filmin gösterimine gelmedi. Ancak bu konuyla ilgili yazdığı mektup bir Sundance yetkilisi tarafından yüksek sesle okundu. Mektupta şunlar yazıyordu:
"Bayanlar, baylar ve yayıncılar... Sanatın saf heyecanı ve ekspresif gücünü aktaran bir film yapmaya çalışmak zordur. Bu yüzden hiç zahmete girmedik. Bu basitçe gündelik süren hayatın hikayesi, sersem vandalizmdir. İzlemek üzere olduğunuz şey gerçektir, özellikle de yalan söylediğimiz kısımlar..Banksy'nin parmak izini bıraktığı noktalar Google'ın harita servisinde işaretlenmiş olarak da gösteriliyor.(https://maps.google.co.uk/maps/ms?hl=en&ie=UTF8&msa=0&msid=106840029761599860484.00043e2db5162c1cbc318&ll=51.533523,-0.107632&spn=0.050935,0.159645&z=13&om=1&mid=1196544665&dg=feature)
































15 Nisan 2014 Salı

SANAT EĞİTİMİNDE GÖRSEL KÜLTÜR II

^^^^^

Sanat eğitimi alan öğrencilerin görsel kültürü tanımaya,kültürel kimlikleri üzerindeki etkisini bilmeye,değerlendirmeye  ve çözümlemeye doğru eğitilmelidir.Freedman'a göre görsel kültür çalışmaları,öğrencilerin içinde yaşadıkları dünyayı anlamaları için şarttır.Öğrencilerin eleştiri yoluyla görsel kültür ve onun sunduğu ortamları çözümlemesi sağlanmalıdır.Öğrencilerin sanat çalışmalrında zihinsel süreçlerini işe koşmaları ve yaratıcı düşünme becerilerini geliştirmeleri için,sanat eğitiminde görsel kültür çalışmalarının bütüncül bir anlayışla temel oluşturması önerilmektedir.


Kaynakça

Kırışoğlı, O. T. (2009). Sanat, Kültür, Yaratıcılık. (1. Baskı). Ankara: Ayrıntı Basımevi.
Freedman, K. (2003). Teaching visual culture: curriculum, aesthetics, and the social life of art. (1.bs.). NY: Teachers Collage Press.
Kindler, A. M. (2003). Visual culture, visual brain and (art) education. Studies in Art
Education, 4(3), 290-296.

7 Nisan 2014 Pazartesi

SANAT EĞİTİMDE GÖRSEL KÜLTÜR I

^^^^^

Sanat Eğitimde Görsel Kültür

Görsel kültür kuramının sanat eğitimi alanında yarattığı yeni perspektif özellikle modernizm sonrasında değişen paradigmalar eşliğinde sanatı anlamaya yönelik çabaları estetik değer,estetik beğeni ve yargı temeli ötesindeki ilişkilerle keşfetmeye yöneltir.Görsel kültür kuramcıları postmodern eğitim yöntemlerine  özgü bir anlayışla kaybettiğimizi düşündüğümüz bilgi ile bilgeliği arar,göstergeler arasındaki örüntüleri yani kendi yarattığı androidin anatomisini anlamaya çalışır.Bu yüzyılda sanat eğitiminin estetiğe yüklediği görev  ikonlar ,simgeler ve göstergeler şovunun çağdaş tüketim ekonomisiyle ilişkisini yadsımadan sanat disiplinlerine yüklenen yeni anlamı çözmektir.Böyle bir sanat eğitimi sanatın ne olup olmadığı amacından çok daha fazlasına yönelir.
Kültür yerini,toplumsal birliğin kültürel farklılıklarına bırakır.Bu anlamda W.Benjamin 'in kültüralizm  tanımı değer taşır.Kültüralizm;tarihsel,toplumsal,bireysel,siyasal,kültürel varoluşun tasarlanması ve güncel deneyimimn gösterileştirilmesi ve estettikleştirilmesi anlamındadır.Kültür varoluşun programlanmasıdır.Bu açıdan bakıldığında görsel kültür kuramı sanat eğitimi yoluyla güncel sistemdeki medya araçlarının dillerini anlamak ve üzerimizdeki etkilerini okumanın yolunu;tasarımlaşan sanatı ,sanatlaşan tasarımın aktüelleştiği ortamda yaratılanaestetik tarzlar yerine "estetikleşen" yaşam tarzlarına yönelmeyi önerir.
Görsel kültür vasıtasıyla oluşturulan görsel politikalar öncelikle sanat eğitiminin yeniden  tanımlanmasının önemi adına anlamlı bir görsel kültür de önerir.Bu sanat programındaki uygulamaların görsel kültürünn öğrenme yollarının araştırılması ve geliştirilmesi anlamındadır.(Tavin 2003:73)

Sanat eğitimini tanımlarken atılacak bir diğer adım estetiğin genç sanatçı adaylarının kültür ve eğitimlerindeki ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde yapılandırmaktır.Bunun için ilk olarak estetiğin sanat ilke ve elemanlarıyla çözümlenebilen ve biçimler üzerine değer biçmeye dayanın eleştirel bir inceleme olmaktan(formalist) farklı bir görevle  tanımlanması beklenmektedir.


Kaynakça

Tavin,K.M.(2003). A critical pedegogy of visual culture as art education:Toward a performative inter/hypertextual practise. Doctoral Thesis.Pennsylvania State University







1 Nisan 2014 Salı

YENİ GÖRME BİÇİMLERİ VE DENEYİMLERİ


Görsel Kültür Kuramının Sanat Eğitiminde Rolü

^^^^^


Sanat eğitime kuramsal alt yapı kadar yeni medya,popüler kültür gibi uygulamalar ve oluşumu süren ilişkiler doğrultusunda ,kültürel çalışmalar,kültürel eleştiri gibi konuları da dahil etmek yerindedir.Örneğin klasik sanat eğitim lisans  programında estetik dersi neredeyse tümüyle sanat felsefesiyle örtüşen kuramsal bilgiler içerir.Estetik dersinde öğrenci sanat eserlerini nesne temelli bir bakışla dönmelere göre güzellik anlayışları,kuramlar ve sanat tarihinin popüler yöntemleri ile inceler.Sonuçta sanat eğitim programı parçalarını oluşturan içinde bulunan alternatif modeller sunan sosyal yapıyla bütünleşmez.Başka örnekler verirsek,sanat uygulamalarında estetiğin niteliksel sorgu yöntemleri atölye uygulamalarında kuramsal boyutuyla birleştirilemez ya da sanat sosyolojisi sanatsal ifade tarzlarında toplumsal otoritelerin rolüyle bütünleştirilemez.Belki de bu nedenle eğitimcilerin çoğu estetiğin gençler için kavranması güç yapısı olduğuna inanmaktadır.(Aykut 2013)
Buna karşın görsel kültür tabanlı bir eğitim projesi "eski disipliner bariyerleri kaldırıp,yerlerine yenilerini dikmekle ilgilenmez.Aksine her konunun birbirinden farklı ve dolayısıyla tüm farklı disiplinlerin  toplamını kapsayacak bir analiz gerektirdiği anlayışını taşır.; her bir disiplin,araştırmacı tarafından dilediğince harekete geçirilebildiğinden,kendi zemin ve alanını yitirecektir.Görsel kültür alanında faaliyet gösteren bir kişi,kolayca ve basitce bir dizi kural koyarak uyarlanacak bir metadoloji ya ada bilinç olamayacağını ya da olmadığınını bilir."(Akay,2007)
Bu durumda görsel kültür kuramının sanat eiğitim kavramına bakışınaın ele alınılması kaçınılmazdır.

KAYNAKÇA
Akay A. (2007). Toplumbilim, Görsel Kültür Özel Sayısı, Sayı 22, Eylül 2007
Aykut.,A.(2013).International Periodical For Lnguages,Liteature and History of Turkish or Turkic (8),705-714